“`html
Gazze’de yaşayan bir baba, “İki çocuğum da acı içinde çünkü dört gündür bir şey yiyemediler” ifadelerini kullanıyor.
BBC Arapça’ya röportaj veren bu birey, “Yardım dağıtım merkeziyle ilgili bir yere gittim ve evime bir torba un götürmeyi umuyordum. Ancak ne yapacağıma dair bir fikrim yoktu” şeklinde belirtiyor.
“Yaralıları mı kurtaracaktım, yoksa ölüleri mi taşıyacaktım, yoksa sadece bir torba un mu arayacaktım? Eğer çocuklarım için eve bir torba un getirebilirsem, ölmeye razıyım” diyor.
- İsrail’in müttefikleri, Gazze’deki savaş suçlarına dair kanıtların arttığını raporluyor
- 100’den fazla yardım kurumu ortak açıklamada bulundu: ‘Gazze’de kitlesel açlık yayılıyor’
Gazze’de yetersiz beslenme, açlık ve yardım merkezleri yakınlarında insanların hayatını kaybetmesi, giderek artan bir tehdit haline geliyor.
Yerel halk, ABD ve İsrail tarafından desteklenen tartışmalı Gazze İnsani Yardım Vakfı’na (GHF) bağımlı durumda.
BM İnsan Hakları Bürosu Sözcüsü Thamin el Khetan, “GHF’nin faaliyetlerine başladığı 27 Mayıs’tan itibaren yiyecek almayı hedefleyen 1000’den fazla Filistinli, İsrail Ordusu tarafından öldürüldü” açıklamasında bulundu.
BBC’ye bilgi veren Sözcü, “21 Temmuz itibarıyla yardım almaya çalışırken hayatını kaybeden 1054 kişi kaydedildi; bunların 766’sı GHF merkezleri civarında, 288’i de BM ve diğer yardım kuruluşları tarafından sağlanan yardımların yakınlarında öldü” dedi.
- GHF’nin eski çalışanı: ‘Meslektaşlarımın Filistinlilere ateş açtığını gördüm’
- İsrail, Gazze’deki sivil yapılara kontrollü patlamalarla zarar veriyor
Artan ölümler
GHF, Mayıs ayının sonunda yardım dağıtımına başladı. Gazze yarımadasının güney ve orta bölgelerinde sınırlı yardımlar yapılmasına rağmen, daha önceki 11 haftalık ablukada bölgeye hiçbir gıda yardımı girmemişti.
Gazze’deki Şifa Hastanesi Başhekimi Dr. Muhamed Ebu Salmiya, son 72 saat içinde 21 çocuğun yetersiz beslenme ve açlık nedeniyle yaşamını yitirdiğini bildirdi.
Dr. Salmiya, Gazze’deki 900 bin çocuğun açlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ve 70 bin çocuğun klinik seviyede yetersiz beslenme yaşadığını açıkladı.
Gazze Sağlık Bakanlığı Sözcüsü, son 48 saatte 12 çocuk da dahil olmak üzere 33 kişinin öldüğünü belirtti.
Bakanlık, 2023 yılının başından itibaren İsrail saldırıları sonucunda yetersiz beslenmeden ölen kişi sayısının 80’i çocuk olmak üzere toplamda 101 olduğunu vurguladı.
‘Gazze’nin tamamı açlık tehlikesi ile karşı karşıya’
Dünya Gıda Programı (WFP), Gazze’nin tamamının açlık riski altında olduğunu duyurdu.
WFP, Pazar günü yaptığı yazılı açıklamada, “Yetersiz beslenme hızla yayılıyor ve 90 bin kadın ve çocuğun acilen tedavi edilmesi gerekiyor. Neredeyse her üç kişiden biri günlerdir gıda yoksunluğu çekiyor” şeklinde ifade etti.
Kuruluş, “Çoğu insan gıdaya yalnızca yardım kaynaklarından ulaşabiliyor. Yerel pazarlarda bir kilo unun fiyatı 100 doları geçti” bilgi verdi.
Mart ayında İsrail, Gazze’ye tüm geçişlerin kapatılması ve gıda, yakıt ve ilaç dahil her türlü malzemenin girişinin yasaklanması yönünde tedbirler aldı. İki hafta sonra Hamas’la varılan iki aylık ateşkese son verdi ve saldırılara yeniden başladı.
Abluka süresi boyunca, Gazze’deki sağlık sistemi için gerekli tıbbi malzemelerin, ilaçların ve aşıların girişine de engel olundu.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, 20 Temmuz’da, Mayıs ortasından bu yana 4,400 kamyon insani yardım malzemesinin Gazze’ye girdiğini açıkladı. Ayrıca, 700 kamyonun BM’nin alması için sınır geçişinde bekletildiğini de belirtti.
İsrail, bölgedeki yardım malzemeleri sıkıntısı olmadığını savunurken, Hamas’ı gıda yardımlarını çalmak ve bunları militanlara vermekle suçluyor.
Pazartesi günü, aralarında İngiltere, Kanada ve Fransa’nın da bulunduğu 28 ülke, Gazze’deki çatışmalara hemen son verilmesi çağrısında bulundu. Ayrıca, sivillerin yaşadığı acıların “yeni bir boyuta” ulaştığı vurgulandı.
Ortak açıklamada, İsrail’in yardım dağıtım yönteminin tehlikeli olduğu, “yardımların damla damla verilmesi ve sivillerin insani olmayan şekilde öldürülmesi” durumu kınandı.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, bu çağrıyı reddederek, “gerçeklerden uzak olduğunu ve Hamas’a yanlış mesaj gönderdiğini” öne sürdü.
Ancak İsrail ile ABD destekli GHF’nin Mayıs ayının sonunda yardım dağıtımına başlamasından bu yana, her gün yardım arayan Filistinlilerin hayatını kaybettiğine dair haberler alınmaya devam ediyor.
- ‘İsrail’in müttefikleri Gazze’de savaş suçlarına dair kanıtların arttığını görüyor’
‘Muhtaç durumdayız’
Alaa Muhammed Bekhit, BBC News Arapça’ya verdiği açıklamada, “Bugün bir kilo unun fiyatı 90 dolara kadar yükseldi ve biz muhtaç durumdayız. En temel ihtiyaçlarımızı bile karşılayamıyoruz” dedi.
Aynı zamanda yardım merkezlerinin çevresinde meydana gelen saldırılardan bahsetti.
“Yanımda oturan genç bir adam kafasından vuruldu” şeklinde trajik bir durumu anlattı.
“Merminin nereden geldiğini bilmiyorduk. Hayatta kalmak için oradaydık ama kanın içinde bulunduk. Bir torba un almak için giden herkesin üzerine ateş açıldı” dedi.
İsrail ordusu, geçtiğimiz ay BBC’ye yaptığı açıklamada, Gazze’deki GHF’nin yardım dağıtım merkezlerine yaklaşan sivillerin zarar gördüğü yönündeki haberlerin incelendiğini bildirmişti.
Yazılı açıklamada, “zarar gördüğü iddia edilen olayların incelendiği” ve yasalara aykırı davranışlar olup olmadığının araştırılacağı belirtildi.
İsrail, Gazze’deki Hamas yönetimini ölen Filistinlilerin sayısını abartmakla suçlarken, “yakın tehlike oluşturması durumunda uyarı ateşi açıldığını” kabul etti.
Son saldırı
Son günlerde, İsrail tanklarının ilk kez Gazze’nin orta kesimlerindeki Deyr el Balah’a girmesiyle sivillerin tekrar yerlerinden edilmelerine sebep oldu.
İsrail Ordusu, Pazar günü Deyr el Balah’ın güneyindeki yedi mahalleye zorla tahliye emri vererek, binlerce ailenin evlerini terk etmek zorunda kalmasına neden oldu.
BBC ile konuşan yerel bir sakine, sivillerin nereye gideceklerini bilemediklerini açıkladı.
Deyr el Balah, 21 aylık İsrail-Hamas çatışmasında büyük bir kara operasyonuna girişilmeyen nadir bölgelerdendir.
İsrail kaynakları, Deyr el Balah bölgesinin, Hamas’ın elinde rehineleri tuttuğu şüphesi nedeniyle ordunun bu bölgeden uzak durduğunu aktardı. Gazze’de tutulan 50 rehinenin en az 20’sinin hayatta olduğuna inanılıyor.
BM, Deyr el Balah’taki tahliye emrinin on binlerce Filistinliyi etkilediğini ve insani yardım çalışmalarına daha fazla zarar verdiğini açıkladı.
Bölgedeki mahallelerde yerlerinden edilmiş ailelerin yaşadığı kamplar, yardım depoları, sağlık merkezleri ve kritik su altyapıları bulunmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), İsrail’in Deyr el Balah’taki operasyonu sırasında sağlık tesislerine saldırıldığını bildirdi. WHO ayrıca, personel konutlarının üç kez hedef alındığını ve çocukların da bulunduğu sakinlerin “travmatize” olduğunu belirtti.
BM, İsrail ordusunun konutlara girip erkek çalışanlara kelepçe takarak sorgulayıp, bazılarını gözaltına aldığını aktardı. Bunlardan dördü gözaltına alındıktan sonra daha sonra serbest bırakıldı.
İsrail ordusu, bu olaylarla ilgili henüz bir açıklama yapmadı.
‘İnsan eliyle’ yaratılan trajedi
BM, yeni bir saldırı başlatılmasına rağmen, kritik altyapının korunması için çalışanlarının Gazze’de kalacağını ve bunlar arasında bir tuzlu su arıtma tesisi olduğunu belirtti.
BM Filistinli Mültecilere Yardım Kurumu UNRWA’nın İletişim Direktörü Juliette Touma, “Gazze’de yaşananlar, insan eliyle oluşturulmuş bir felaket” şeklinde konuştu.
BBC’ye verdiği demeçte, İsrail’in UNRWA’nın Gazze’deki faaliyetlerini yasaklamasının 6,000 kamyon yardım malzemesinin dağıtılmasını engellediğini açıkladı.
“Son 24 saatte personelimiz bazı UNRWA çalışanlarının açlıktan bayıldığını bildirdi. Gazze halkını topluca cezalandırmak için kasti bir siyasi karar sonucunda bir açlık tehdidi sürmektedir. Bunun arasında 1 milyon çocuk da var” şeklinde vurguladı.
Kasım 2024’te Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın “açlığı bir savaş yöntemi olarak kullanması” konusunda “makul sebepler” olduğuna hükmetti.
Fakat İsrail, açlığı bir savaş aracı olarak kullandığını reddediyor. Netanyahu, suçlamaları “yanlış ve absürt” olarak nitelendiriyor.
Gazze’deki sağlık bakanlığı, İsrail’in Ekim 2023’teki saldırılarından bu yana ölü sayısının 59 bini geçtiğini belirtti.
Bu saldırılar, Hamas’ın 7 Ekim 2023’te gerçekleştirdiği ve 1,200 kişinin ölümüyle sonuçlanan ve 251 kişiyi rehin alarak başlattığı saldırının bir karşılığı olarak gerçekleşti.
Hamas, ABD, İngiltere ve İsrail gibi ülkeler tarafından “terör örgütü” olarak tanımlanmaktadır.
“`
